Bazı kişiler bir dizi kanser geliştirmeye yatkın hale getiren genetik bir durum olan Lynch sendromuna sahiptir. İngiltere’de yürütülen yakın tarihli bir araştırma, belirli yiyecekleri yemenin Lynch sendromuna bağlı kanser risklerini önleyebileceğini ortaya koydu.
Lynch sendromu, 50 yaşından önce kolorektal kanserli kişilerde veya ailede kolorektal kanser öyküsü varsa şüphelenilen genetik bir durumdur. Bu sendrom kolonda çok sayıda polip oluşumuna neden olur ve endometrium, yumurtalık, mide veya idrar yolu kanseri gibi kolon kanserinden başka kanserlerin ortaya çıkmasına da neden olabilir. Bu sendrom, teşhis edildiği andan itibaren dikkatli bir izleme gerektirir.
Genetik kanser riskini artırıyor
Bu sendrom, özellikle kolon (kalın bağırsak) ve rektum kanseri olmak üzere belirli kanser türlerinin gelişme riskini artırır. Ek olarak, Lynch sendromu olan hastalarda mide, ince bağırsak, karaciğer, safra kesesi, idrar yolu, beyin veya cildi etkileyen kanser geliştirme riski de yüksektir. Lynch sendromu olan kadınlarda ayrıca yumurtalık veya rahim içi kanseri gelişme riski de vardır.
Bazı insanlar, hastalık ortaya çıkmadan da Lynch sendromundan etkilenebilir, bu iyi huylu formdur. Bu formda kolon polipleri görülür ve bunlar genellikle bir mukoza zarı içinde gelişen iyi huylu tümörlerdir.
Dirençli nişasta kanser riskini önlüyor
Yaklaşık 1000 Lynch sendromlu hastayı içeren uluslararası bir araştırmada uzmanlar, dirençli nişasta ile iki yıllık günlük takviyenin belirli kanser risklerini yarıdan fazla azalttığını ortaya koydu.
Çalışmada, dirençli nişastanın genetik nedenli birçok kanseri yüzde 60’tan fazla azalttığı ortaya çıktı. Bunun, özellikle yemek borusu kanserleri ile birlikte mide, safra kanalları ve pankreas kanseri için geçerli olduğu belirtildi. Bu önemlidir, çünkü bu kanserlerin teşhis edilmesi zordur ve genellikle geç teşhis edilir.
Dirençli nişasta, birçok gıdada bulunan kompleks karbonhidratlardır. Araştırmada kullanılan doz, günde bir muz yemeye eşdeğerdir, muzlar olgunlaşmadan ve yumuşamadan önce muzdaki nişasta bozulmaya direnir ve bağırsağa ulaşarak orada yaşayan bakteri türlerini etkiler. Araştırmacılar, dirençli nişastanın ince bağırsakta sindirilmek yerine kalın bağırsakta fermente olduğu için safra asitlerinin üretimini bozan faydalı bağırsak bakterilerini beslediğini ve buna bağlı olarak birçok fayda sağladığını belirtiyor.
Çalışmada, dirençli nişastanın bakteriyel safra asidi metabolizmasını değiştirerek ve DNA’ya zarar verebilecek ve kansere neden olabilecek safra asidi türlerini azaltarak kanser gelişimini önleyebileceği görüldü.
Bu çalışmada araştırmacılar ayrıca korumanın, insanlar takviyeyi almayı bıraktıktan sonra 10 yıl sürdüğünü gözlemlediler. Sonuçların sadece Lynch sendromlu insanlara değil, genel olarak herkese fayda sağlayabileceği de düşünülüyor.
Dirençli nişastaların sağlığa faydaları
Dirençli nişastaların tüketimi bağırsak hastalıkları, obezite, diyabet ve kalp ve damar hastalıkları dahil olmak üzere çeşitli kronik hastalıklar üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir. Dirençli nişastalar kolondaki bakteriler tarafından fermente edildiğinde, sağlığa yararlı etkileri olan kısa zincirli bir yağ asidi butirat üretirler.
Sindirimi iyileştirir
Dirençli nişastaların fermantasyonu ile üretilen butirat, su ve sodyumun emilimini artırarak dışkı kıvamını iyileştirmeye yardımcı olur. Ayrıca kolona kan akışını artırır, iltihabı azaltır ve bağırsak sağlığını destekler. Bütirat, kolorektal kanserin önlenmesinde ve inflamatuar bağırsak hastalığı olan kişilerde faydaları nedeniyle şu anda birçok araştırmanın konusudur.
Diyabet yönetimine yardımcı olur
Dirençli nişastalar, tip 2 diyabetin önlenmesi ve tedavisi için umut verici bir lif türü içerir. Çeşitli çalışmalara göre, dirençli nişastaların tüketimi özellikle aşırı kilolu veya obez diyabetli kişilerde, açlık ve tokluk kan şekeri düzeylerini düşürmenin yanı sıra insülin duyarlılığını iyileştirmeye yardımcı olmaktadır.
Kalp sağlığını iyileştirir
Yapılan araştırmalar, dirençli nişastaların düzenli tüketiminin kan kolesterol ve trigliserit düzeylerini düşürmeye yardımcı olabileceğini ve böylece kalp ve damar hastalıkları hastalık riskini azaltabileceğini göstermektedir.
Zayıflamaya yardımcı olur
Araştırmalar, dirençli nişasta tüketiminin tokluğu artırdığını, yağ kaybını desteklediğini ve yağ birikimini önleyebileceğini göstermektedir.
Ne kadar dirençli nişasta yemelisiniz?
Diyet lifi ihtiyacı yaş ve cinsiyete bağlı olarak 25 ila 40 gr arasında değişmektedir. Dirençli nişastalar da dahil olmak üzere çeşitli diyet lifi türlerinin tüketilmesi önerilir.
İnsanların çoğu yeterince lif tüketmez ve daha fazla tüketerek büyük faydalar elde edebilir.
Dirençli nişasta içeren gıdalar
Muzlar dirençli nişasta sağlayan tek gıda değildir. Gıdaların dirençli nişasta içeriği, hazırlama ve işleme tekniklerinden güçlü bir şekilde etkilenir. Bazı dirençli nişastalar mısır, baklagiller, öğütülmemiş tohumlar, tam tahıllar, pişmemiş yulaf ezmesi, patates, pişirilip soğutulmuş pirinç ve makarnalarda doğal olarak bulunur.
Diğer dirençli nişastalar, yapay olarak üretilir ve kalori alımını azaltmak ve diyet lifi içeriğini arttırırken ürünlerin dokusal özelliklerini iyileştirmek için bir bileşen olarak gıdalara eklenir.